Kayıtlar

Mayıs, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Edvard Munch çığlık tablosu artık müzesinde

Resim
Edvard Munch çığlık tablosu artık müzesinde Edvard Munch çığlık tablosu müzesine geri döndü. Başkent Oslo’daki Munch Müzesi, çalındıktan sonra 2006 Ağustosunda yıpranmış halde bulunan ve uzmanlarca yeniden onarılan 1910 yapımı tablo için güvenlik önlemlerinin bu kez daha sıkı alındığını kaydetti. Müze, 26 Eylül’e kadar sürecek sergide, “Çığlık”ın yanı sıra sanatçının diğeriyle birlikte çalındıktan sonra bulunan “Madonna” adlı eserini de sergiliyor. Modern dışavurumcu akımda büyük rol oynayan ve 1944 yılında 80 yaşında hayatını kaybeden Munch’ın “Çığlık” tablosu, dünyanın en tanınmış eserleri arasında yer alıyor. Sanatçının “Madonna” adlı toblosu da hastalık, ölüm, heyecan ve aşkın ana temalarının yer aldığı yaşam serisinin bir örneğini oluşturuyor. Norveç’teki müzeden 2004’te iki tabloyu çalan 3 hırsız, mahkemece 6 ile 10 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırılmıştı.

Juno Yalnız bireyin halleri filmi

Resim
Juno Yalnız bireyin halleri 2007 yapımı Jason Reitman’ın yönettiği Juno Yalnız bireyin halleri filminin konusu; 16 yaşındaki bir liseli kızın (Juno – Ellen Page) hamile kalması, sonrasında da çocuğu doğurmayı tercih etmesi üzerine başına gelen olaylar diye özetlenebilir. Konuyu böyle tek cümlede okuyunca, dramatik bir film izleyeceğinizi sanmayın. Onun, başına gelenlere gayet gamsız bir halde yaklaşımı, babasının medeni (ya da geniş mi demeliyim, karar veremedim) duruşu ve genç anne adayımızın çocuğunu hiç görmeden, herhangi bir ilişkiye girmeden bir aileye evlatlık verme planı.. Bunlar, filmin üslubu ne kadar kaçınılmaz gerçeklerin nisbeten komik ve eğlenceli bir dille anlatılması üzerine kurulu olsa da, vaad edilen hayatın insanı ne kadar yalnızlaştırdığını veya duygularından arındırdığını düşündürüyor. Kızımız küçükken anne-babası ayrılmış ve başkalarıyla evlenmişler ve şimdi üvey annesi ve babasıyla yaşıyor. Öz annesi kim bilir nerelerde yeni kocasından olan 3 çocuğuyla yaşıyo

Lost in Translation Bir Konuşabilse filmi üzerine

Resim
Lost in Translation Bir Konuşabilse filmi üzerine Lost in Translation Francis Ford Coppola’nın kızı Sophia Coppola’nın ilk yönetmenlik denemesi. 2003 yapımı bu film, belki de genç ve taze bir yönetmenin ‘yeni’ sayılabilecek bakış açısıyla, sizi sıkmadan ve zaten görüp izlediğiniz olayları tekrar eden manasız konuşmalar içermiyor. Bob Harris (Bill Murray), ünlü bir Amerikalı aktördür, Japonya’ya bir viski reklamının çekimi için gelmiştir. Kendisi sıkılgan ve gıcık bir tip izlenimi vermektedir. Charlotte (Scarlett Johansson) ise, fotoğrafçı kocasıyla yeni evlenmiş, ‘ben ne yapıyorum bu adamla?’ tadında inceden evlilik sorgulamalarına girişmiş ve kocasının işi dolayısıyla o da Japonya’ya gelmiş, Bob Harris ile aynı otelde kalmaktadır. Bob’un yaşamakta olduğu sıkıcı durumlarla, Charlotte’nin kendisine otelde uygun bir uğraş bulamayışı, ikiliyi bir araya getiriyor. Güzel güzel arkadaşlık ediyorlar. Çekimlerden arta kalan zamanlarda Bob, hemen Charlotte ile geçirecek vakit buluyor ken